Trakya ve Ege iklim bölgeleri arasındadır. Kuzey’de bulunan Korudağı, sert Trakya iklimininin etkilerini hafifletmektedir. Çanakkale Boğazı kıyısında bulunması münasebetiyle yılın dört ayı sürekli hava akımlarının etkisinde kalmaktadır. Bu nedenle ilkbahar mevsiminin süresi kısadır. Yağışlar, sonbaharda etkili olurken, ilkbaharda bir ölçü daha azdır. Kışın en belirgin özelliği kuzeyden gelen sert Poyraz rüzgârıdır. Yaz ve sonbahar aylarında bölgede Akdeniz iklimi hüküm sürer. Sonbaharlar genellikle ılıktır.
Buket Uzuner; “Uzun Beyaz Bulut Gelibolu”kitabında Gelibolu’nun iklimi için şu satırları söylemektedir.“Gelibolu’nun ayazı yamandır. Hiç acımaz, çarpar insanı. Gelibolu’nun ayazı serttir. Ege’den hiç beklenmeyecek ka dar hırçındır, insafsızdır. Uğultulu seslerle ürkütücü bir hikâye anlatarak dolaşan rüzgâr insanı döver, hırpalar. Sessiz ve incecik yağan erken bahar yağmuru, rüzgârın anlattığı ür kütücü hikâyeyi anlamış kadar içini titretir insanın. Rüzgârın anlattığı hikâye, bunu daha önce hiç duymamış, hiç bilmemiş olanları bile etkiler, hüzünlü bir iz bırakır ziyaretçilerde. Geli bolu’nun rüzgârı yorar, yalnızlaştırır. Gelibolu’nun ayazı ya man ve ürperticidir. Yabancılar bunu anlamaz, bu kadar Doğu-Akdeniz’de ayazın bu kadar sert olabileceğine inanmazlar. Ancak Çanakkale’nin yerlileri bilir ayazının sertliğini. Gelibolu Yarımadası ayazın en yaman vaktinde; erken baharda çarpar insanı”